top of page

Belediyelere Ait Terminal Binalarındaki İşyerlerinin Kiralanması

Yazarın fotoğrafı: MİD EnstitüMİD Enstitü

Belediye, belde sakinlerinin mahallî müşterek nitelikteki ihtiyaçlarını karşılamak üzere kurulan ve karar organı seçmenler tarafından seçilerek oluşturulan, idarî ve malî özerkliğe sahip kamu tüzel kişisi olarak tanımlanmaktadır. Belediye ifadesi aynı zamanda; bir şehir veya ilçenin temizlik, aydınlatma, su ve elektrik gibi ortak ihtiyaçlarını ve hizmetlerini gören örgüt anlamında da kullanılır. Söz konusu hizmetlerin yürütülmesi için belediyeler tarafından inşa edilen yapılardan biri de terminal binalarıdır. Terminal binalarında yer alan dükkân, büro ve ofisler belediyeler tarafından kiraya verilmekte ve bu şekilde belediyelere gelir elde etme imkânı yaratılmaktadır. 


2. Belediyelere Ait Terminal Binalarındaki İşyerlerinin Kiralanması

Belediyeler, ilde gerçekleştirilen pek çok faaliyetten sorumludur. Belediye, kanunlarla belirlenen başka bir kamu kurum ve kuruluşuna verilmeyen mahalle müşterek niteliğine sahip olan her türlü görev ve hizmeti yapar ya da yaptırır. Bunun için gerekli kararları alır, uygular ve denetlemesini yapar. Belediye öncelikle su, imar, ulaşım ve kanalizasyon gibi çevre ve çevre sağlığı, kentsel alt yapı; temizlik ve katı atık; itfaiye, zabıta, acil yardım, kurtarma ve ambulans; defin ve mezarlıklar yapar. Bunun yanında şehir içi trafik; ağaçlandırma, konut; kültür ve sanat, turizm ve tanıtım, park ve yeşil alanlar; gençlik ve spor; sosyal hizmet ve yardım, meslek ve beceri kazandırma; evlendirme, ekonomi ve ticaretin geliştirilmesi gibi hizmetleri yapar ya da yaptırır. Büyükşehir belediyeleri ve nüfusu 50.000’i geçen belediyeler, çocuklar ve kadınlar için koruma evleri açar. Belediye, kent ve coğrafi bilgi sistemlerini kurar.


Belediye sınırları içerisinde yaşayan halka kültür ve sanat alanlarında sosyal imkanların sunulması ve bu alanların geliştirilmesi de belediyenin görevleri arasındadır. Belediye sınırları içerisinde yaşayan halkın konut sorunlarının çözülmeye çalışılması ve belediye bölgesindeki turizmin kalkındırılmaya çalışılması ve turistik gelişmelerin düzenlenip desteklenmesi, belde gençlerinin ve çocuklarının spor ve sosyal hizmetlerden yararlanmasının sağlanması da diğer önemli görevler arasındadır. Beldede gerçekleştirilen ekonomi ticaretin canlandırılmaya çalışılması, korunması, güvenli bir hale gelmesinin sağlanması da belediyenin görevidir.


Belediyelerin sahip oldukları haklardan bir diğeri de mahalli müşterek nitelikteki hizmetlerin yerine getirilmesi amacı ile belediye sınırları içerisinde bulunan taşınmaz malların alınarak kamulaştırılması bunun sonucunda satması, kiralaması, tahsis etmesi ve bu mallar üzerinde sınırlı aynı hak tesis etmesidir.


5520 sayılı Kurumlar Vergisi Kanununun 1 inci maddesinin birinci fıkrasının (c) bendinde, iktisadi kamu kuruluşlarının kazançları verginin konusu kapsamına alınmış olup aynı Kanunun 2 nci maddesinin üçüncü fıkrasında da Devlete, il özel idarelerine, belediyelere, diğer kamu idarelerine ve kuruluşlarına ait veya bağlı olup faaliyetleri devamlı bulunan ve birinci ve ikinci fıkralar dışında kalan ticari, sınai ve zirai işletmelerin iktisadi kamu kuruluşu olduğu; altıncı fıkrasında ise iktisadi kamu kuruluşları ile dernek veya vakıflara ait iktisadi işletmelerin kazanç amacı gütmemeleri, faaliyetlerinin kanunla verilmiş görevler arasında bulunması, tüzel kişiliklerinin olmaması, bağımsız muhasebelerinin ve kendilerine ayrılmış sermayelerinin veya işyerlerinin bulunmamasının mükellefiyetlerini etkilemeyeceği, mal veya hizmet bedelinin sadece maliyeti karşılayacak kadar olması, kar edilmemesi veya karın kuruluş amaçlarına tahsis edilmesinin bunların iktisadi niteliğini değiştirmeyeceği hükme bağlanmıştır.


  Anılan Kanunun uygulanmasına ilişkin açıklamalar içeren 1 seri no.lu Kurumlar Vergisi Genel Tebliğinin (2.3.1.) bölümünde, iktisadi kamu kuruluşunun ticari, sınai veya zirai bir işletme oluşturup oluşturmadığı hususunda, bu Tebliğin "2.4. Dernek veya vakıflara ait iktisadi işletmeler" bölümünde yapılan açıklamaların dikkate alınması gerektiği belirtilmiştir.


  Söz konusu Tebliğin (2.4.) bölümünde ise iktisadi işletmenin belirlenmesinde işletmenin belirgin özelliklerinin bağlılık, devamlılık ve faaliyetin ticari, sınai veya zirai bir mahiyet arz etmesi olduğu, diğer bir anlatımla iktisadi işletmenin unsurlarının ticari faaliyetin de temel özelliklerinden olan, bir organizasyona bağlı olarak piyasa ekonomisi içerisinde bedel karşılığı mal alım-satımı, imalatı ya da hizmet ifaları gibi faaliyetler olduğu, Kanunun bu gibi halleri tek tek saymak yerine, dernek veya vakıf tarafından piyasa ekonomisi içerisinde icra edilen tüm iktisadi faaliyetleri kapsamına aldığı, satılan mal veya hizmete ait bedelin sadece maliyeti karşılayacak kadar olmasının, kar edilmemesinin, karın kuruluş amaçlarına tahsis edilmesinin bunların iktisadi işletme olma vasfını değiştirmeyeceği açıklanmıştır.


  Öte yandan, adı geçen Tebliğin "Diğer kurumlar vergisi mükelleflerine ait taşınmazların kiralanması karşılığında yapılan kira ödemeleri" başlıklı (15.3.2.3.) bölümünde Kurumlar Vergisi Kanununun 1 inci maddesinde sayılan kurumlar vergisi mükelleflerine (kooperatifler hariç) ait taşınmazların kiralanması karşılığında bunlara yapılan kira ödemelerinden vergi kesintisi yapılmayacağı, bu kurumların elde ettikleri kira gelirlerinin ilgili hesap dönemine ait kurumlar vergisi beyannamesi ile beyan edileceği; aynı Genel Tebliğin "Devlete, özel idarelere, belediyelere ve köylere ait taşınmazların kiralanması karşılığında yapılan kira ödemeleri" başlıklı (15.3.2.4.) bölümünde ise Devlete, özel idarelere, belediyelere ve köylere ait taşınmazların kiralanması karşılığında, anılan kamu kurumlarına yapılan kira ödemeleri üzerinden vergi kesintisi yapılmayacağı belirtilmiştir.


  Kiralama faaliyetlerinde iktisadi işletme oluşup oluşmadığı hususunun, faaliyetin herhangi bir organizasyon dahilinde gerçekleştirilip gerçekleştirilmediğine, ticari bir amaçla veya devamlı surette belirli hacim ve önemde yapılıp yapılmadığına bakılarak değerlendirilmesi gerekmektedir.


  Belediyenizin tüzel kişiliği itibarıyla kurumlar vergisi mükellefiyeti bulunmamakla birlikte Belediyenize ait yeni terminal binasında yer alan ofis ve büroların kiraya verilmesi işleminin, ticari amaçla ya da ticari bir organizasyon çerçevesinde gerçekleştirilmesi veya devamlı surette belirli bir hacim ve ehemmiyette olması hallerinde Belediyeniz bünyesinde oluşacak iktisadi kamu kuruluşu nezdinde kurumlar vergisi mükellefiyeti tesis edilmesi gerekecektir.


  Yukarıda yer alan hüküm ve açıklamalar çerçevesinde, belediyelere ait terminal binalarında yer alan ofis ve büroların bir organizasyona bağlı olarak piyasa ekonomisi içerisinde kiraya verilmesi, ticari faaliyetin varlığının kabulünü gerektirdiğinden, bu faaliyet nedeniyle oluşan iktisadi kamu kuruluşu nezdinde kurumlar vergisi mükellefiyeti tesis edilmesi gerekmektedir.


Bu kapsamda, söz konusu kiralama işlemleri dolayısıyla elde edilecek kira gelirlerinin, oluşacak iktisadi kamu kuruluşu tarafından kurum kazancına dâhil edilerek ilgili hesap dönemine ait kurumlar vergisi beyannamesi ile beyan edilmesi gerekmekte olup, kira ödemeleri üzerinden tevkifat yapılmayacaktır.

3065 sayılı Katma Değer Vergisi (KDV) Kanununun;

  - 1/1 inci maddesinde, Türkiye'de ticari, sınai, zirai faaliyet ve serbest meslek faaliyeti çerçevesinde yapılan teslim ve hizmetlerin KDV'ye tabi olduğu,

  - 1/3-f maddesinde, Gelir Vergisi Kanununun 70 inci maddesinde belirtilen mal ve hakların kiralanması işlemlerinin KDV'ye tabi olduğu,

  - 17/4-d maddesinde, iktisadi işletmelere dahil olmayan gayrimenkullerin kiralanması işlemlerinin KDV'den müstesna olduğu

  Hüküm altına alınmıştır.


  KDV Genel Uygulama Tebliğinin "Kamu Kurum ve Kuruluşları, Dernek ve Vakıflar ile Mesleki Kuruluşların Vergilendirilmesi" başlıklı (I/B-2.) bölümünde de,

  "3065 sayılı Kanunun (1/3-g) maddesinde sayılan; genel bütçeye dâhil idareler, özel bütçeli idareler, il özel idareleri, belediyeler ve köyler ile bunların teşkil ettikleri birlikler, üniversiteler, dernek ve vakıflar ile her türlü mesleki kuruluşların ticari, sınai, zirai ve mesleki faaliyet kapsamına girmeyen, kuruluş amaçlarına uygun teslim ve hizmetleri vergiye tabi değildir.


  Gelir Vergisi Kanununun 70 inci maddesi kapsamına giren mal ve hakların kiralanması işlemleri Kanunun (1/3-f) maddesine göre KDV'ye tabidir. Ancak yukarıda sayılan kuruluşların, iktisadi işletmelerine dahil olmayan gayrimenkullerinin kiraya verilmesi işlemleri Kanunun (17/4-d) maddesine göre vergiden istisnadır.


  Öte yandan yukarıda sayılan kuruluşlara ait veya tabi olan veya bunlar tarafından kurulan ve işletilen müesseseler ile döner sermayeli kuruluşlar, iktisadi işletme olarak mütalaa edilir. Bunların ticari, sınaî, zirai ve mesleki faaliyetleri vergiye tabi tutulur. Bu çerçevede belediyelere bağlı otobüs, havagazı, su, elektrik, mezbaha, soğuk hava deposu vb. işletmeler ile döner sermayeli kuruluşlar, istisna kapsamına girmeyen faaliyetleri dolayısıyla vergiye tabi olurlar."


  Açıklamalarına yer verilmiştir.

  Diğer yandan, 60 No.lu KDV Sirkülerinin "Kiralama İşlemleri" başlıklı (1.4.) bölümünde ise,

  "- Belediye veya bir devlet üniversitesine ait arsanın kiraya verilmesi KDV Kanununun 17/4-d maddesine göre KDV'den müstesnadır. Ancak arsanın, bu kurumların iktisadi işletmesine dahil olması veya bu kiralama işlemi nedeniyle bir iktisadi işletme oluşması halinde, söz konusu kiralama işlemi Kanunun 1/1 inci maddesine göre KDV'ye tabi olacaktır.

  - Belediye veya bir devlet üniversitesi tarafından bir yerin çay bahçesi olarak işletilmek üzere kiraya verilmesi durumunda işletme hakkının kiralanması söz konusu olacağından, çay bahçesinin, kiraya veren kurumun bir iktisadi işletmesine dahil olup olmadığına bakılmaksızın, bu kiralama işlemi Kanunun 1/3-f maddesi gereğince KDV'ye tabi tutulacaktır."

  Açıklamaları yer almaktadır.

  Buna göre, belediyelere ait terminal binalarında yer alan ofis ve büroların kiraya verilmesi nedeniyle belediyeler bünyesinde oluşacak iktisadi kamu kuruluşlarının işlemleri 3065 sayılı Kanunun 1/1 inci maddesine göre KDV'ye tabi olacaktır.


3. Sonuç

Belediyelere ait terminal binalarında yer alan büro ve ofislerin kiralanması durumunda bu kiralama işlemlerinin kurumlar vergisi karşısındaki durumu ve KDV'ye tabi olup olmadıkları yazımızı içerisinde incelenmiştir.  

Buna göre, belediyelere ait terminal binalarında yer alan ofis ve büroların bir organizasyona bağlı olarak piyasa ekonomisi içerisinde kiraya verilmesi, ticari faaliyetin varlığının kabulünü gerektirdiğinden, bu faaliyet nedeniyle oluşan iktisadi kamu kuruluşu nezdinde kurumlar vergisi mükellefiyeti tesis edilmesi gerekmektedir. Bu kapsamda, söz konusu kiralama işlemleri dolayısıyla elde edilecek kira gelirlerinin, oluşacak iktisadi kamu kuruluşu tarafından kurum kazancına dâhil edilerek ilgili hesap dönemine ait kurumlar vergisi beyannamesi ile beyan edilmesi gerekmekte olup, kira ödemeleri üzerinden tevkifat yapılmayacaktır. Ayrıca belediyelere ait terminal binalarında yer alan ofis ve büroların kiraya verilmesi nedeniyle belediyeler bünyesinde oluşacak iktisadi kamu kuruluşlarının işlemleri 3065 sayılı Kanunun 1/1 inci maddesine göre KDV'ye tabi olacaktır.


Ufuk ÜNLÜ


Kaynakça

5393 sayılı Belediye Kanunu

5520 sayılı Kurumlar Vergisi Kanunu

3065 sayılı Katma Değer Vergisi Kanunun


3 görüntüleme0 yorum

Son Yazılar

Hepsini Gör

留言


MİDsembol_siyah-10.png

MAHALLİ İDARELER DERNEĞİ

Cihan Sokak No:31/10 Sıhhiye Çankaya-Ankara

Tel:

0.312.230 5580
0.312.230 4272

Faks:

0.312.231 4058

SOSYAL MEDYA

  • Instagram
  • Facebook
  • LinkedIn
  • YouTube

E-BÜLTEN

Her ay yayınlanan makalelerden haberdar olun.

Üye olduğunuz için teşekkür ederiz.

©2023 Powered and secured by wingroup

bottom of page